8 Ekim 2011 Cumartesi

Hey! Say! 7 - Popolo Eylül 2011




Yamada Dâhi Lider

Yamada: Ben kesinlikle dâhi liderim, yani belki. Siz üçünüz…
Yuto: Şu an için, dediklerini dinlememiz gerekiyor, değil mi? (gülüyor)
Keito: Sadece 3 mükemmel insan örneğimiz var, değil mi?
Yamada: Her şeyden önce, ben gerçekten çok hızlı yemek yerim!
Chii: Bu kişi, hızlı yemek yemek konusunda tam bir dâhi.
Yuto: Evet! Sıradaki?
Yamada: Salak numarası yaparken bile, bir parça zekiyim!
Keito: “bir parça” dedin. (gülüyor)
Chii: Eğer bir parçaysa, buna dâhi denmez ki!
Yamada: Pekala, bu konuyu burada kapatabilir miyiz? Dâhi lider değilim sonuçta. (gülüyor)
Yuto: Ama, Yama-chan sadece havalı değilsin, aynı zamanada sevimli, güzel bir gülüşün var.
Keito: Hep “tsun tsun” ve “dere dere” der, değil mi? (gülüyor)
Yuto: Bu tsundereyi, Chinen de diyor değil mi? (tsundere = sıcakkanlı/soğuk kişilik)
Chii: Hayır! Bir keresinde karıştırdığımda da çok sevimli olmuştu, sonra Yama-chan'nın saç stili böyle olmuştu geçen de. (gülüyor)
Yamada: Böyle değildi. (gülüyor) Sonuç olarak, ben ne lideriyim?
Keito: Kendinin ilan ettiğin gibi "Dâhi Lider" diyelim!


Yuto “Dikkat Çekme Heveslisi Lider"

Keito: Kimse Yuto’nun konuşma ve hareketlerini takmayınca, hemen suratı asılıyor (gülüyor)
Yuto: Ne? Gerçekten mi?
Chii: Ama sonradan tek başına, yalnızlıklar içinde “Hey, hiçkimse beni dinlemiyor…” diyor.
Yamada: Doğru, kendi kendine mırıldanıyor, değil mi?
Yuto: Hiç farkında olmuyorum. Kendi kendime çok konuşurum, değil mi? (gülüyor)
Keito: Öyle olsa bile, fark etmediğinde, bizi rahatsız ediyorsun.
Chii: Biz tepki verene kadar, kolumuza vurup, “ton-ton” diyorsun, değil mi?
Yamada: 3 aşaması var, değil mi? (gülüyor) İlk baş bir şeyler söylersin, eğer kimse teki vermezse, kendi kendine “Kimse beni dinlemiyor...” diye mırıldanırsın, sonra da “ton-ton” diye vurmaya başlarsın!
Chii: Bir aşaması daha var. Eğer kolumuza “ton-ton” diye vurduğu da işe yaramazsa, başka bir yere gidip “ton-ton” diye bacağına ya da başka bir yerine vurmaya başlıyor.
Yuto: Sadece çıkan sesle kendi kendime eğleniyorum! Başka bir yerime vurunca farklı bir ses çıkacak mı, diye kontrol ediyorum.
Keito: Hayır, hayır, dikkatimizi çekmek istiyorsun, değil mi?
Yamada: Bu doğru, doğru~ Dürüstçe söyle gitsin. (gülüyor)
Keito: Neden bize vuruyorsun?
Yuto: Çünkü dikkat çeken biri olmak istiyorum!
Chii: Kabul etti. (gülüyor)
Yuto: Pekala, anladım, anladım. “Dikkat Çekme İsteme Lideri" olmak benim için sorun değil. (gülüyor)


Chinen "Şarkı Söyleme Lideri"

Yamada: Chinen soyunma odalarında büyüdü, değil mi?
Keito: Doğru, o gürültücü tiplerden değil.
Chii: Ama her zaman şarkı söylerim, değil mi?
Yuto: Doğru! O zaman, her zamanki yaptığın gibi şarkı söylersin. Öyleyse seni "Şarkı Söyleme Lideri" seçiyorum!
Yamada: Chinen, bir şarkıyı söylemeye başladıysa, hep aynı şarkıyı söylemeye devam ediyor! Soyunma odasında ve makyaj odasında.
Keito: Ve bir nedenden dolayı, bazen bunu dansla birlikte yapıyor. (gülüyor)
Chii: Dans derken, bunu mu kasteddin?
Keito: Onun gibi işte!
Yuto: Itsugi Hiroshi-san (Itsugi Hiroshi bir şarkıcı) gibi, değil mi? (gülüyor)
Yamada: Aklıma geldi, geçenlerde, İngilizce bir şarkı söylüyordun, değil mi? Şarkının gerçekte sözleri nasıldı?
Chii: “Is she out there.”
Yamada: Ne!? Bize “ishiaze” gibi gelmişti.
Chii: Kesinlikle doğru söylüyordum.
Keito: Ama ne dediğini tam olarak anlamamıştık, Chinen’in nasıl söylediğini hatırlıyoruz, değil mi?
Yuto: Bak bu doğru olabilir!
Yamada: Ben “Ishiaze~” diye hatırlıyorum. (gülüyor)


Keito "Ayna Lideri"

Chii: Keito her zaman aynanın karşısında saçlarına dokunuyor.
Yuto: Haklısın. Hep aynanın karşısında! (Bunu Yuto İngilizcesi ile söylüyor)
Yamada: Ama gerçekten de, Keito’nun saçları dökülmüyor mu?
Chii: Yoksa… peruk mu?
Yuto: Bugün hangi peruğunu taktın?
Keito: Bu doğru değil! (gülüyor) Herkesin önüne çıktığınızda, saçlarınızın güzel olmasını istemez misiniz?
Yamada: Tamam, yaptığımız işten dolayı insanların gözü önüne çıkıyoruz, elinden geleni yapmak istemeni anlıyorum.
Yuto: Bu arada, gücünü en çok nereye harcıyorsun?
Chii: Kesinlikleri gözleri, gözler... (gülüyor)
Keito: Bütün gücümü gözlerime koyuyorum ve mükemmel oluyor. (gülüyor)
Yamada: Bütün gücünü koymak, bunun anlamı biraz farklı aslında! (gülüyor)
Yuto: Öyleyse, bütün gücünü koy sonra da gözlerini açıp çok güçlüce bak, tamam mı?
Keito: Ne-e? Bu anlama gelmiyor, değil mi? (gülüyor)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder